Gösteriye, ses sanatçıları Ömür Gedik, Nur Ertürk, işadamı Nuri Akın ve ilçe protokolü ile çok sayıda davetli izledi. Gösterinin açılışında basın açıklamasını Ömür Gedik okudu. Açıklamada gerçekleştirilen gösterinin, Buldan’ın doğal güzellikleri ve burada yaşayan kuşlar ile Buldan’ın 5000 yıllık dokumacılık geleneğinin ürünü olan Hoşgör kumaşının birlikteliği canlandırılarak geçmişten geleceğe bir kapı açmak, Dokumacılığa zenginlik katmak, izleyenlere ve Buldanlı çocuklara sanat ve yaşamın birlikteliğini göstermek ve Yayla Gölü gibi doğal güzelliklerin korunmasına katkıda bulunmak için böyle bir gösteri düzenlendiği belirtildi. Ayrıca böyle bir gösteri alanı olarak halen kazıların devam ettiği antik kent Tripolis’in seçilmesinin bir diğer amacının da antik kente ilgiyi arttırmak olduğu ifade edildi. Ömür Gedik daha sonra Hoşgör bezinden yapılan kara leylek kıyafetini giyerek fotoğrafçılara ve basına poz verdi.

Gösteri sonrası bir açıklama yapan Buldan Belediye Başkanı Mustafa Gülbay, 5000 yıllık dokumacılık geçmişi olan Buldan’da dokumacılık geçmişte neyse bugün de ayni öneme sahip olduğunu, dokumanın ana maddeleri olan yün, ipek ve pamuğun Buldan’da öyle bir harmanlandığını ve öylesine dokunduğunu, bunun bir örneğini başka yerde görmenin mümkün olmadığını belirterek şunları söyledi: “Buldan, havası, suyu, Yayla Gölü, kuşları ve birbirinden güzel bitkileri ile dokumacılara hep ilham kaynağı olmuş, dokumacılarımızın hayal gücünü zenginleştirmiştir. Buldanlı dokumacı ayni zamanda hoşgörü sahibidir. Bu kentin insanları bir başka kentte olmayan Hoşgör kumaşının da yaratıcılarıdır. Biz işte bu hoşgör kumaşı ile Yayla Gölümüzün kuşlarını bir araya getirerek Hoşgör’ün Kuşlarla Dansı isimli bu gösteriyi gerçekleştirdik. Amacımız, hem dokumacılarımıza yeni bir ufuk açmak, hem de başta Hoşgör Kumaşımız olmak üzere, Yayla Gölümüzü, tarihi Tripolis kentimizi ve bilhassa Buldan’ımızı tanıtmak istedik. Umarım bir şeyler yapabilmişizdir. Bu gösteriye katkıda bulunan başta Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Günay Atalayer olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum.”