denizliaktuel.com - Deniz TOKAT

Denizli' de yaşayan 24 yaşındaki Ayşe Su Yıldız, çok küçük yaşlarda resme ilgi duymaya başladı. Okulda en sevdiği ders resim olan Yıldız, öğretmenlerinin de tavsiyesiyle Hakkı Dereköylü güzel Sanatlar Lisesi'ni kazandı. Lisede çizimlerini geliştiren Yıldız, dövme sanatına da ilgi duymaya başladı. İlk dövmesini de 17 yaşındayken yaptı.

Resme olan tutkusunu insan vücudunda kalıcı olarak sergilemek isteyen Yıldız, liseden mezun olur olmaz kendisine bir dövme atölyesi açmak istedi. Ancak ailesi ve yakın çevresi Yıldız'ın bu kararına karşı çıktı. Pes etmeyen Yıldız, kendisine küçük bir atölye açtı ve emeği ile sanatının karşılığını almaya başladı.

2 yıl burada dövmeler yapan Yıldız, girdiği üniversite sınavını kazanarak, Pamukkale Üniversitesi Resim Öğretmenliği Bölümünü kazandı. Genç yaşta hayata atılan üniversite 3. Sınıf öğrencisi Yıldız'ın bu süreçteki en büyük destekçisi ise babaannesi 67 yaşındaki Ayşe Kavak oldu. Kavak, kendi işini kuran torununu yalnız bırakmadı, iş yerinde kendisine yardım etti.

MİNİBÜS ALDI, ÇİÇEKLİ DESENLERLE SÜSLEDİ

Yıldız, mesleğe başladığından itibaren biriktirdiği 25 bin lirasıyla kendine bir minibüs aldı. Minibüsünü mor renge boyayan ve çiçekli motiflerle süsleyen Yıldız, hayalinin minibüsüyle Türkiye turu yapıp, gittiği yerlerde dövme yapmak olduğunu söyledi. Yıldız, günde ortalama 3 dövme yaptığını aylık yaklaşık 5 bin lira gelir elde ettiğini ifade etti.

Yıldız, yakın çevresinin dövmecik mesleğinin kadınların yapabileceği bir meslek olarak düşünememesi tarafından karşı çıktığını ancak kendisinin inat ederek kendi işini kurduğunu dile getirdi. Denizli'deki dövmeci sayısının bir elin parmaklarını geçmeyeceğini ifade eden Yıldız, "Alanımla alakalı olması , en çok da dövmeye ilgimin olması beni bu mesleğe çekti fakat dövme mesleğine ilgisi olan herhangi birinin de gayret göstermesi sonucunda bu mesleği yapabileceğine inanıyorum" dedi.

"KADIN İSTERSE BAŞARIR"

Kadınların hayallerinin peşinden koşması gerektiğine vurgu yapan Ayşe Su Yıldız, "Bir kadın, etrafındaki insanların kendi özgürlük sınırlarını belirlemesine izin vermediği sürece her şeyi başarabilir. İçinde bulunduğu şartlar ne kadar zor olursa olsun güçlü kalmalı ve hayallerinin peşinden koşmalı. Ben kadınlara dramı, güçsüzlüğü, sessiz kalmayı yakıştıramıyorum. Ve çevremde güçsüz kadına tahammül edemiyorum" diye konuştu.