KONYA (İGFA) - İşitme kayıplı çocuk hastaların çoğunun, doğumsal işitme kayıpları nedeniyle problem yaşadığını belirten Prof. Dr. Bahar Çolpan, ülkemizde başarıyla yürütülen yenidoğan işitme taraması ile doğumsal problemlerin tespit edilebildiğini,hastalara hemen işitme cihazı önerildiğini ve rehabilitasyona yönlendirildiğini belirtti. Cihazdan fayda görmeyen hastalarda, koklear implant operasyonu açısından hazırlıkların yapılmaya başlandığını ifade eden Çolpan, uygun olan adaylara 1 yaşında bilateral koklear implant operasyonu uygulandığını kaydetti.

Dil ve konuşma gelişiminde 2-4 yaşın önemine dikkati çeken Prof. Dr. Çolpan, işitme ile birlikte beyindeki duyma-konuşma merkezlerindeki nöronlar arasında bağlantılar (nöroplasti) oluştuğunu,bu yaşlarda işitme kaybı tespit edilip rehabilite edilmezse nöroplastisitenin gerçekleşemediğini ve çocuklarda konuşma problemi geliştiğini söyledi. Yetişkinlerde işitme kayıplarının daha çok yaşa bağlı olarak geliştiğini belirten Çolpan, özellikle 60 yaşından sonra görülme sıklığının arttığına dikkat çekti. 

İŞİTME KAYBI DEPRESYON NEDENİ

İşitme kaybının kişilerin iş ve sosyal hayatını olumsuz etkileyen, duyma ve anlamada yaşanan problemler nedeniyle bireylerin kendisini izole etmesine neden olan bir problem olduğunu belirten Prof. Dr. Bahar Çolpan, bu durumun hastalarda depresyona, anksiyeteye yol açtığını hatta demans ve Alzheimer gibi hastalıkların daha erken yaşta ortaya çıkmasına sebep olduğunu söyledi.  

Geri ödeme süreci hakkında da bilgi veren Çolpan, şunları kaydetti: “Bilateral ileri derecede işitme kaybı olan ve cihazdan fayda görmeyen 4 yaşından küçük çocuklarımızın odyolojik ve radyolojik olarak herhangi bir engeli yoksa ve durumu SUT kriterlerine uygun ise bilateral koklear implant devletimiz tarafından karşılanmaktadır. 4 yaşından büyük bilateral ileri derecede işitme kayıplı ve cihazdan fayda görmeyen hastalarımızın ise odyolojik ve radyolojik değerlendirmeleri ile dil konuşma seviyeleri uygun ise tek kulak koklear implantını devletimiz ödemektedir.”