SİYASET

Kamil Doğan; “Anti-Emperyalist Mücadele Denizlerin Mirasıdır”

SOL PARTİ Denizli Milletvekili Adayı Av. Kamil Doğan; Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idam edilişlerinin 51. Yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Ülkemizdeki anti-emperyalist, anti-faşist sol mücadele Mahirlerin ve Denizlerin bıraktığı tertemiz mücadele mirasının üzerinde yükseldi.” dedi.

Seçim çalışmalarını devam eden ve son olarak Sarayköy ‘de vatandaşlarla buluşan SOL Parti Denizli Milletvekili Adayı Av. Kamil Doğan, 51 yıl önce emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi veren Deniz Gezmişlerin idam edildiği önemli bir gün olduğunu söyledi.  “AK Parti iktidarının sözcüleri seçimlere bir hafta kala bağımsızlık ve anti-emperyalizm konusunda suyu bulandırmaya çalışıyor” diyen Doğan, “Son olarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, 14 Mayıs için “darbe” ifadesini kullanarak Erdoğan’ın seçilmemesi durumunda Türkiye’nin bağımsızlığının tehlikeye gireceğini öne sürdü.  Bağımsızlık üzerinden kurulan söylem, AK Parti’nin seçim sürecindeki temel argümanlarından biri. İktidar, Türkiye’yi ekonomik, siyasal ve askeri anlamda bağımsızlaştırdığını, ABD’nin ve emperyalizmin boyunduruğundan kurtardığını savunuyor. Milliyetçi-muhafazakar seçmende ‘Soğan pahalı, ekonomi kötü ama Togg’umuz, İHA’mız, gemimiz var’ ezberini oturtmaya çalışıyor. Amaç hem mevcut tabanı konsolide ve motive etmek hem de kararsızlaşan ya da muhalefet blokuna katılan sağ oyları kuru bir hamasetle geri kazanmak” dedi.

“SİYASAL İKTİDARIN EMPERYALİZM BİR SORUNU YOK”

AK Parti’nin gerçek anlamıyla anti-emperyalist bir siyaset izlemesinin imkansız olduğunu söyleyen Doğan, “Bu partinin kökü, Türkiye devrimci hareketinin karşısına dikilsinler diye tarih boyunca sırtı emperyalist güçler tarafından sıvazlanan, devrimcilerin denize dökmek için üstüne yürüdüğü Amerikan 6. Filo’sunu kıble bilenlere dayanıyor. AK Parti’de ABD emperyalizminin Ortadoğu coğrafyasında geliştirmeye çalıştığı ‘ılımlı İslamcılık’ projesinin bir parçası olarak doğdu. AK Parti, Batı’daki neoliberal çizgideki muhafazakar partileri ölçü alarak şekillendirildi. AK Parti piyasacılığa ve küreselleşmeye olan koşulsuz teslimiyeti nedeniyle her türlü sermaye çevresinden geniş destek gördü. AK Parti, Washington tarafından tasarlanan Büyük Ortadoğu Projesi’ne (BOP) angaje olmaktan da geri durmadı. Hatta Erdoğan bu projenin eş başkanı olduğunu göğsünü gere gere açıkladı” dedi.

“EYY AMERİKA DİYE BAĞIRMAKLA ANİ-EMPERYALİST OLUNMUYOR”

Seçimleri kaybetme telaşına düşen Erdoğan ve ekibinin kendi iktidarlarına “bağımsızlıkçılık” gömleği dikmeye çalıştığını belirten Kamil Doğan; “Emperyalizmin güncel ihtiyaçları Erdoğan’a yeşil ışık yakmıyor diye AK Parti iktidarının ‘anti-emperyalist’ olarak nitelendirilebileceğini sanıyorlar. İktidarınız boyunca emperyalizmin kışkırtıcılığını yaptığı her savaşa katılmış, NATO’yu sorgulamamış, topraklarınızdaki Amerikan üslerini tehdit olarak görmemişseniz; memleketin milli varlıklarını satmış, limanlarını, fabrikalarını ve değerli arazilerini özelleştirmişseniz; halkı sefalete sürüklemiş, sosyal devletin yerine sadaka sistemini işler kılmışsanız; toplumun dünya gözündeki saygınlığını umursamayıp şahsi itibarınız için saraylar yaptırmışsanız sizden bağımsızlıkçı bir iktidar çıkmaz. Bağımsızlık mücadelesi, ideolojik bir duruş ve tarihsel bir perspektif gerektirir. Yönetiminizin 20. yılında prototip arabaları sokaklarda gezdirmekle, iki-üç gemiyi yüzdürmekle, dron uçurmak ya da ‘Eyy Amerika’ diye bağırıp çağırmakla anti-emperyalist olamıyorsunuz. Bu ülkede gerçek bağımsızlık mücadelesi verenlerin ve onlara savaş açanların kim olduğunu tarih yazıyor. Denizlerin, Mahirlerin yaktığı ateşi takip edip bağımsızlık yolunda yürüyenler, anti-emperyalist mücadeleyi yıllardır ABD’ye ve onun yerli işbirlikçisi AK Parti iktidarına karşı yürüttü, yürütmeye de devam edecekler” diye konuştu.

{ "vars": { "account": "UA-108757569-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }