Geniz etinin belli bir yaşa kadar büyüyüp ,7-8 yaşından sonra küçülmeye başladığını ve 13-14 yaşından sonra kaybolduğunu belirten Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Bülent Kamil Aykal, geniz etinin çok büyük olmasının çocuklarda birçok şikayete sebep olduğunu söyledi. Bu şikayetlerin başında ağzı açık uyuma, yorgun uyanma, yorgun uyanmaya bağlı huysuzluk, halsizlik, horlama, uyku apnesi gibi şikayetlerin olduğunu söyleyen Op. Dr. Aykal, “Özellikle geniz eti büyümüş olan çocuklarda geceleri uykuda nefes kesilmeleri görülebilir. Çocuk uykuda yeterli oksijeni alamayabilir buna bağlı vücut strese girer ve çocuk yorgun ve huysuz uyanır. Okulda derslerine yeterince konsantre olamaz, okul başarısı da düşer. Diğer yandan çocuklar rahat nefes alabilmek için alt çenelerini öne çıkartırlar bu da uzun vadede ağız ve diş yapısında bozukluklara sebep olabilir. Geniz eti büyük olan çocuklar çok sık üst solunum enfeksiyonu yaşar. Geniz eti büyümesine rağmen alınmamışsa çok sık kulak enfeksiyonları oluşur” dedi.

AMELİYATI 45 DAKİKA 1 SAAT SÜRÜYOR

Geniz etinin alınmaya uygun şartlar taşıdığı takdirde kısa süreli bir ameliyatla yaşam konforunun arttığını belirten Op. Dr. Aykal, “Kulakla burun arasında östaki borusu vardır. Bu östaki borusu kulağın havalanmasını sağlar ve geniz etinin olduğu yere doğru açılır. Geniz eti eğer östaki borusuna baskı yaparsa kulak tıkanır ve orta kulak enfeksiyonuna neden olur. Yalnızca kulak değil vücutta çoğu sistemi etkiler. Bu ve benzer şikayetleri yaşayan çocukların yaşam kalitesi düşer, bizler, geniz etinin alınmaya uygun şartlardaysa alınmasını öneririz. Genel anestezi altında 45 dakika 1 saat süren kolay bir ameliyat olmakla birlikte çocuk hasta aynı gün taburcu olur. Ameliyat sonrası bile çocuklarda rahat nefes alıp verebilme hemen fark edilir” ifadelerini kullandı.

“ENFEKSİYONLAR EN SIK BADEMCİKLERDE GÖRÜLÜR”

Bademciklerin işlevine değinen Op. Dr. Bülent Kamil Aykal, “Bademcikler de geniz eti gibi lenfoid organlardır ve vücudumuzu mikroplara karşı koruyan bir mekanizmadır. Bademcikler ağız içerisinde dış ortama açık organlar oldukları için çok sık enfeksiyonlar görülür. Eğer çok sık enfeksiyonlar olursa buna bağlı özellikle kalp zarında, beyin zarında ve eklemlerde intihaplara yol açarak hayatı tehdit edebilir, çeşitli komplikasyonlara da sebep olabilirler. Yılda 3-4 defadan fazla bademcik enfeksiyonu geçiren hastalarımızın bademciklerini şartlar uygunsa alınmasını öneriyoruz. Bademcikler alınmadığı takdirde kişiler çok sık enfekte oluyorsa, vücudun çeşitli organları da zamanla bu durumdan zarar görebilir” dedi.

“BADEMCİKLERİN GÖREVİNİ YAPAN BİRÇOK LENFOİD ORGAN VARDIR”

Bademcik ameliyatına ilişkin de bilgiler veren Dr. Aykal, ”Bademcik ameliyatı genel anestezi altında yaklaşık yarım saat - 45 dakika sürebilir. Ameliyat sonrası 3-4 saat takip sonrası hastalar taburcu kalitesini düşürür. Bademcik enfeksiyonunda öncelikle çocukta boğaz ağrısı, ateş, öksürük, kusma gibi şikayetler görülebilir. Bademciklerin alınması sonrası enfeksiyonun akciğerlere indiği konusunda yanlış bir bilgi bulunur, bize çok sık sorulan soru bademciklerin bir süzgeç gibi mikropları tutup tutmadığıdır. Bademciklerin mikropları tutma, süzme ya da yakalayıp yok etme gibi bir görevi yoktur. Bademcikler de tıpkı diğer lenfoid organlar gibi vücutta bir enfeksiyon olduğunda kana antikor sağlayarak vücudun mikroplar ile savaşmasını sağlar. Bademcikler alınma şartlarına uyuyorsa alınabilir, alındıktan sonra vücudumuz asla savunmasız kalmaz çünkü vücutta bademciklerin görevini yapan birçok lenfoid organ vardır” şeklinde konuştu.