2020 yılında Türkiye’de 230 bin kişinin kansere yakalandığını belirten Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Özden Özer; kanser belirtilerinin geliştiği organa göre farklılıklar gösterdiğini söyledi ve şu bilgileri verdi: Kanser; vücudumuzdaki hücrelerin genetik, metabolizma, dış etmenler gibi nedenlerle mutasyona uğrayarak kontrolsüz olarak çoğalması sonucunda meydana gelir. Kanser tek bir hastalık değildir, hastalıklar grubudur. Kabaca sınıflandırırsak yaklaşık olarak 150’'ye yakın kanser türü bulunmaktadır. 2020 yılı verilerine göre tüm dünyada 19 milyon kişi, Türkiye 'de ise 230 bin kişi kansere yakalanmıştır. Dünyada her 5 kişiden biri yaşamları boyunca kansere yakalanır; 8 erkekten 1'i ve 11 kadından 1'i kanser nedeniyle yaşamını kaybeder. Kanser sıklığı her yıl artış göstermektedir. Tüm dünyada ve ülkemizde en sık görülen kanser türleri; akciğer, meme, prostat, kolon, tiroid kanseridir. Kanser bazı meme, over (yumurtalık), kolon kanserinde olduğu gibi genetik (ailesel) geçişli olabilir. Ya da sigara, alkol, ultraviyole ışınları, virüsler, kirli hava, obezite, yaşın ilerlemesi sonucunda genetik mutasyonlara neden olup kanser gelişebilir. Kanser belirtileri geliştiği organa göre farklılıklar gösterir. Örneğin; akciğer kanserinde geçmeyen öksürük, balgam, nefes darlığı, kanlı balgam sık görülen semptomlardır. Ayrıca hastalığın yayılımının olduğu organa göre de belirtiler değişmektedir. Örneğin; beyin metastazında baş dönmesi, baş ağrısı, nöbet gelişmesi  gibi. Ayrıca halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, kilo kaybı kanser türünden bağımsız olarak tüm kanserlerde görülebilir” dedi.

“ERKEN TEŞHİS TARAMA TESTLERİNİN YAPTIRILMASI ÖNEMLİ”

Kanserin tedavi edilmesinde en önemli unsurun erken teşhis olduğuna vurgu yapan Özer; “Bu nedenle meme, kolon, prostat, cilt kanserleri için olan erken teşhis tarama testlerinin yaptırılması son derece önemlidir. Kanser tedavisi hastalığın türü, evresi, hastanın genel durumu ve diğer sağlık sorunlarına göre değişebilmektedir. Kanser türü ve evresine göre cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormonoterapi, hedefleyici tedavi (akıllı ilaç), immünoterapi gibi tedavi seçenekleri mevcuttur. Teşhis konulduktan sonra yapılan muayene, görüntüleme tetkikleri, moleküler tetkikler sonrasında hastaya göre bireyselleştirilmiş tedavi planı yapılmaktadır. Yeni tedavi seçenekleri ve yan etkilerin azaltılması için kullanılan yeni yöntemler ile hastalar çok daha az yan etki ile tedavilerini tamamlayabilmektedir” diye konuştu.

“PANDEMİDE GEÇ BAŞVURU NEDENİYLE İLERİ EVRE KANSER TANISI ARTTI”

Covid-19 pandemi döneminde, kanser hastalarının en fazla etkilenen hasta gruplarından olduğunu; özellikle yeni tanı hastaların geç başvuru medeniyle ileri evrede tanı alabildiğini, tedavisi devam eden hastalardan ise tedavisini yarım bırakanların olduğunu ifade eden Özer, bu süreçte onkoloji kliniklerinde tedavilerin izolasyon önlemlerine ve aşılama programına uyularak devam ettiğini söyledi. Kanserden korunmak için sağlıklı ve dengeli beslenme, egzersiz, kilo kontrolü, sigara içmemek ve zararlı kimyasallardan uzak durmanın çok önemli olduğunu sözlerine ekleyerek erken tanı için tarama yada belirtilerin ihmal edilmemesi gerektiğini belirtti.