Denizli’de 85 yaşındaki kadın hastanın ses tellerindeki felç, nefes almasını neredeyse imkansız hale getiriyordu. Özel Denizli Cerrahi Hastanesi hekimlerinden Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Op. Dr. Tuna Kenar, Anestezi Uzmanı Dr. Bahar Sert başkanlığındaki anestezi ekibiyle birlikte yapılan operasyon sonucunda hasta boğazına kalıcı delik açılmasına gerek kalmaksızın normal yaşantısına geri döndü.

“HASTANEMİZE GELDİĞİNDE NEFES ALMAKTA ZORLANIYORDU”

85 yaşındaki kadın hastanın, nefes almakta oldukça zorluk çektiğini ve boğulma hissi şikayetiyle hastaneye başvurduğunu belirten Dr. Kenar, “Hastamız bize geldiğinde nefes almakta zorluk çekiyordu ve en ufak hareketinde bile neredeyse tıkanma, yani boğulma seviyesine geliyordu. Kamerayla yapılan ses teli muayenesinde hastamızın her iki ses telinin de felç olduğunu saptadık. Normalde ses tellerinin ikisi de eş zamanlı olarak felç olunca insanın nefes alması neredeyse imkânsız hale gelir.  Bu durumda hastanın nefes alıp yaşayabilmesi için boğazına delik açılması gerekir. Hastamızın daha önceden nefes alabilmesi ve yaşayabilmesi için boğazına başka bir merkezde delik açılmış. Hastamız boğazındaki delik ile 8 ay yaşamış. Daha sonra, ses tellerindeki felcin ne kadar iyileşip iyileşmediğini anlayabilmek için boğazındaki delik kapatılmış. Fakat 4 ay sonra ciddi nefes darlığı şikayeti tekrarlayınca hastaya başka bir merkezde ses teli felciyle ilgili bir operasyon yapılmış. Ancak bu ikinci operasyondan 11 ay sonra hastanın nefes almada zorlanma şikayeti tekrarlayınca kliniğimize başvurdu. Astım hastalığı da olan oldukça ileri yaştaki hastamızın yapılan ayrıntılı muayene ve tetkik sonuçlarını anestezist meslektaşım Dr. Bahar Hanım ile birlikte değerlendirdik ve hastamıza, nefes almasını rahatlatmaya yönelik ameliyat kararı aldık” dedi.

“HASTAYI NEFES ALAMADIĞI İÇİN KAYBEDEBİLİRDİK”

Çift taraflı ses teli felci geçiren hastaların konuşmalarında ve nefes almalarında ciddi sorunların olduğunu belirten Dr. Kenar “Hastanın bize başvurma sebebi konuşmadan ziyade boğazına delik açılmadan hayatına devam etmek istemesiydi. Hastamız rahat nefes almak istiyordu. Kanser olmadığı halde boğazında bir delik açılarak yaşamak hem sosyal anlamda hem de hastanın kendi sağlığı için oldukça zor bir durumdur. Solunum yollarındaki tükürüğün aspiratör ile sürekli olarak temizlenmesi gerekir. Böyle bir durum da hastanın yaşam kalitesini ciddi bir şekilde bozmaktadır. Anestezi ekibimiz ile gereken bütün hazırlıkları tamamladık ve bütün tedbirlerimizi aldık. Hastanın boğazına delik açmadan ağız içinden girerek endoskopik olarak, yani kapalı ameliyat ile çift taraflı ses teli felcinde gelişen zor nefes almasını rahatlatmaya yönelik operasyon yaptık. Yapılan operasyon oldukça başarılı oldu. Hastamızı hastanede iki gün boyunca takip ettik ve gerekli ilaç tedavilerini uyguladık. Hatta hastamızın hastanedeki son gününde ilaçlarını kestik. Hastamız ilaçsız ve oksijen tedavisi olmadan rahat bir gün geçirince ikinci günün sonunda taburcu ettik. Buldan ilçemizde yaşayan hastamızla sürekli iletişim halindeyiz, evinde de sürekli takip ediyoruz ve durumunun iyi olduğunu biliyoruz. Hastamız şu an nefes alma problemi yaşamıyor, hasta ve yakınları bu işlemden oldukça memnun kaldıklarını da bizlere ilettiler” şeklinde konuştu.

“YAPILAN CERRAHİ OPERASYON OLDUKÇA TEHLİKELİYDİ”

Bu tür vakaların karşılarına çok çıkmadığının altını çizen Dr. Kenar, “Yapılan ameliyat oldukça zorlayıcı ve her zaman yapılmayan bir ameliyattı. Hastanemizde anestezi ekibimizin de desteği ile zor bir ameliyatı gayet başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Yapılan operasyon oldukça riskliydi. Hastayı nefes alamadığı için kaybetme riski vardı. Ses tellerine yapılacak bu operasyon sırasında da hastanın nefes alması gerekiyordu. Bunun için, gerekli hava ve anestezi ilaçlarını verebilmek için dikkatli ve hızlı bir şekilde hastanın çift taraflı felç olan ses tellerinin arasından havayoluna tüp takıldı. Gereken bütün önlemleri alarak operasyonu gerçekleştirdik. Operasyon sırasında ses teline yapılan işlem nedeniyle ödem ya da şişlik olursa hava yolu direkt olarak tıkanabilirdi. Hastamızın zaten havayolu tıkalıydı. Yapılan operasyon da ses tellerine yönelik olduğu için oldukça riskli bir ameliyatı hastanemizde başarı ile gerçekleştirdik. Hem operasyon sırasında hem de sonrasında havayolu güvenliğini sağlamak üzere, sanki nefesi tıkandığında her an boğazına hızlıca delik açabilecek şekilde tedbirlerimizi alarak hastamızı önce birkaç saat yoğun bakım ünitesinde, ardından da serviste takip ettik” diye konuştu.

SES TELLERİ NEDEN FELÇ OLUR?

Hastanın daha önce de ciddi cerrahi operasyonlar geçirdiğini belirten Dr. Kenar, “Tek ya da çift taraflı olmasına göre ses teli felcinde, ses kısıklığı ve nefes alabilmeye yönelik ameliyatlar aşamalı bir şekilde yapılır. Hastamıza operasyondan önce gerekli her şeyi anlattık. Hastamızın durumu oldukça kötüydü ve bizler ilk aşamada teknik olarak en az girişimsel olan ameliyatı yaparak hastanın normal hayatına devam etmesi için uğraştık. Hastamızı yakından takip edeceğiz, şayet ilerleyen zamanda bu yaptığımız operasyonun yeterli gelmediğine karar verirsek sırasıyla farklı ameliyatlar da yapabiliriz. Bundan sonra yapılacak girişimler, ses tellerinde kalıcı değişikliğe yol açabilir, hatta son aşamada hastamızın boğazına delik açılma ihtimali de var. Ama bizler hastamıza bir şans verdik. Hastamız ilerleyen yaşına rağmen çok zorlu bir operasyondan geçti ve bizler hastayı takip etmeye devam edeceğiz. Diğer operasyonlara gerek kalmamasını ümit ediyoruz. Hastamız yaklaşık 30 yıl önce ve en son 2 yıl önce tiroid bezi, yani yaygın bilinen adıyla guatr hastalığına yönelik cerrahi işlem geçirmiş. Yapılan muayenede, bu tiroid bezi operasyonları esnasında hastamızın ses tellerini hareket ettiren sinirlerin zarar gördüğünü saptadık. Özellikle revizyon dediğimiz ikinci ve daha sonraki tekrarlayan tiroid bezi ameliyatlarında, büyük hacimli guatr ameliyatlarında, tiroid bezi kanserleri gibi vakalarda ses teline giden sinirlerin zedelenme riski artmaktadır. Tiroid bezine yönelik operasyonlar esnasında her ne kadar gerekli özen gösterilse de bazen bu tür durumlar olabiliyor. Tek taraflı ses teli felcinde genelde nefes darlığından ziyade ses kısıklığı şikayeti ön plandadır. Bizim hastamızdaki sorun çift taraflı ses tellerinin felç olmasıydı. Bu tür vakalar oldukça nadir görülüyor. Hastamıza uyguladığımız cerrahi yöntemi oldukça başarılı oldu” şeklinde belirtti.