Eylül ayı başından bu yana Türk Lirası’nın yüzde 10’dan fazla değer kaybettiğine işaret eden Bülent Nuri Çavuşoğlu, “Dolar kurundaki her 10 kuruşluk artış, Türkiye’nin toplam dış borcunu 47 milyar Lira artırıyor. Kurun yükseleceği ve Türkiye ekonomisini zora sokacağını bile bile Merkez Bankasına müdahale edilmesinin artık tesadüf olmadığı düşünüyorum. Türk Lirası’nın değeri bilinçli olarak düşürülerek birilerinin buradan kazanç elde etmesi mi sağlanıyor?” Değerlendirmesinde bulundu.

“EKONOMİ İŞİN UZMANLARINA TESLİM EDİLMELİDİR”

Sene başından bu yana asgari ücretlilerinin enflasyon ve döviz kurlarında oluşan artışa bağlı maddi kaybı 500 liranın üzerine çıktığını söyleyen Çavuşoğlu, “Sabit gelirlinin cebindeki para da döviz artışları nedeniyle eridi. Ülkemizin yüzde 80’ini kapsayan yoksul kesim, zamlar karşısında ne yapacağını şaşırır duruma geldi. Kurdaki artışın temel nedeni yanlış ve yönsüz ekonomi politikalarıdır. Kendi parasının itibarını koruyamayan iktidarın, vatandaşın cebini koruması mümkün değildir. Derhal erken seçim kararı alınmalı ve ekonomi işin uzmanlarına teslim edilmelidir” yorumunu yaptı.

“MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZ KARAR ALAMIYOR”

TÜİK rakamlarına göre bile Eylül ayında gerçekleşen enflasyonun yüzde 19,58 ile son iki buçuk yılın zirvesinde çıktığını vurgulayan Çavuşoğlu, “Sadece Eylül ayı başından beri yüzde 10’a yakın değer kaybeden TL’de kayıplar sürüyor. Bu bile yaratacağı iki puana yakın geçişkenlik etkisiyle TÜFE’yi yüzde 20’li seviyelere tek başına yükseltebilecek bir neden. Merkez Bankası, faiz politikasının kura, enflasyona ya da Türkiye ekonomisinin istikrarına etkisi ile ilgilenemiyor, bağımsız karar alamıyor” ifadelerini kullandı.

“CHP TÜM KADROLARIYLA GÖREVE HAZIRDIR”

İktidarın bir an önce gerekli önlemleri alması gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Öngörülebilirlik ve güven sağlamak için önce devletin vatandaşa hizmet eder hale getirilmesi gerekir. Bağımsız kurullar liyakatli atamalarla güçlendirilmelidir. ‘Ekonomik ve Sosyal Konsey’e işlev kazandırılmalı ve toplanmalıdır. Devlet yönetiminde liyakat sistemi süratle tesis edilmelidir. Devlet yönetiminde savurganlık ve israf önlenmelidir. Devlet yönetiminde şeffaflık sağlanmalıdır. Ulusal Vergi Konseyi kurulmalıdır. Siyasi Ahlak Yasası çıkarılmalıdır. Güçlü bir ‘Stratejik Planlama Teşkilatı’ kurulmalıdır. Görüyoruz ki tek adam rejimi bu önlemleri alamıyor. Yapmaları gereken bir an önce erken seçim kararı alarak işi ehline bırakmalarıdır. Cumhuriyet Halk Partisi tüm kadrolarıyla göreve hazırdır” dedi.