Denizli Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (DENTUROD) Başkanı Gazi Murat Şen, SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada antik kentte riskli alanlar bulunduğunu belirterek; “Küçük küçük noktalarda ziyaretçiler için risk taşıyan duvarlar var. Bunlar her an yıkılabilir. Özellikle corona salgını döneminde kazı ve restorasyon çalışmaları sekteye uğradı. Bu yıl 25 kişilik bir ekip 45 gün boyunca teorik ve kazı çalışması yaptı. Biz bu bölgedeki çalışmaların tıpkı Laodikya’da olduğu gibi yıl boyu sürmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ACİL MÜDAHALE GEREKİYOR’
Kazı sürelerinin çoğalmasını, daha fazla ekip ve ekipmanla bölgede çalışma yürütülmesini isteyen Şen, “Pamukkale Üniversitesi de bu çalışmalarda yer alsın istiyoruz. Kazı ve restorasyon çalışmaları durma noktasına geldi hatta daha önce restorasyonu yapılmış noktalarda bile ciddi yıkılma tehlikesi var. Ziyaretçilerin güvenliği açısından bu alanlar çitle çevrilmiş durumda. Acilen buralara müdahale gerekiyor” diye konuştu.
‘KİLİSE YOLUNDA SIKINTI VAR’
Pamukkale’nin doğal ve kültürel zenginliğinin yanı sıra inanç turizmi açısından da son derece önemli olduğunun altını çizen DENTUROD Başkanı Şen, “İnanç turizmi için önemli olan Aziz Philippus’un hem mezarına hem de kilisesine ulaşan yolda sıkıntı var. O yolun hızlı bir şekilde rehabilite edilmesi ören yerine özellikle inanç turizmi için gelen misafirler için önem arz ediyor. Hierapolis ve Laodikya’yı inanç turizmi açısından birleştirirsek bu amaçla gelen ziyaretçi sayıları da hızlı bir şekilde artırabiliriz” ifadelerini kullandı.
’70 YILDIR KAZILIYOR’
1988 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası Listesine giren Pamukkale ve Hierapolis Antik Kenti kısa süre önce yine UNESCO bünyesindeki Uluslararası Yerbilimleri Birliği tarafından jeolojik miras listesine eklendi. 1950’li yıllardan beri İtalyan kazı heyetleri önderliğinde çalışmaların yürütüldüğü antik kentte 40 yıl kazı çalışmalarına katılan İtalyan arkeolog Francesco D’Andria dönemi çalışmaların en hızlı olduğu dönem olarak tarif ediliyor. Üç yıl önce bırakma kararı alan D’Andria’dan sonra İtalyan ekibi bölgedeki kazı çalışmalarını sürdürse de komşu antik kent Leodikya’daki kazı çalışmalarının gerisinde kaldı. Kazıların ağır ilerlemesi zaman zaman eleştiri konusu da oldu.
