Denizli’nin Çal ilçesinde, köylerden şehirlere yaşanan göçün önlenmesi ve doğa turizminin geliştirilmesi amacıyla anlamlı bir doğa yürüyüşü düzenlendi. Dernekler ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle organize edilen etkinlik, Menderes Yürüyüş Yolu güzergahında gerçekleştirildi. Katılımcılar, bölgenin doğal güzelliklerini keşfederken, Eski Dağ Marmara köyünün tarihi ve kültürel değerlerini turizme kazandırma konusunu masaya yatırdı.
MENDERES YÜRÜYÜŞ YOLU’NDA DOĞA VE TARİH BULUŞMASI
Etkinlik, 70 kişilik bir grubun Pamukkale ilçesine bağlı eski Gözler köyünden başlayarak Menderes Yürüyüş Yolu’nu takip etmesiyle başladı. Yaklaşık 10 kilometrelik parkur, bölgenin eşsiz doğal güzellikleri eşliğinde tamamlandı ve grup Eski Dağ Marmara köyüne ulaştı. Yürüyüş boyunca, katılımcılar çevre temizliği yaparak özellikle plastik atıkları topladı ve doğanın korunmasına dikkat çekti. Çal Belediyesi yetkilisi Mehmet Aydın, “Bu tür etkinlikler, hem doğa bilincini artırıyor hem de bölgemizin turizm potansiyelini ortaya koyuyor” dedi.
ESKİ DAĞ MARMARA KÖYÜ’NÜN TARİHİ ÖNEMİ
Eski Dağ Marmara köyü, Batı Anadolu’da 8. ve 9. yüzyıllarda Kıpçak Türklerinin Bizans İznik İmparatoru 3. İoannes Vatatzes döneminde Menderes Havzası’na yerleştirilmesiyle kurulan yerleşimlerden biri olarak biliniyor. Köyün tarihi dokusu, Anadolu’nun kültürel zenginliklerini yansıtıyor. Etkinlikte, köyün geçmişte at ve öküzlerle yapılan ulaşımın yerini modern tarım aletlerine bırakması ve buna bağlı olarak yerleşim yerinin değiştiği vurgulandı. Köy muhtarı Hüseyin Ünal, “Köyümüzün tarihi ve kültürel değerlerini koruyarak turizme kazandırmak istiyoruz” dedi.
KÖYDEN ŞEHRE GÖÇE KARŞI ÇÖZÜM ARAYIŞI
Yürüyüş sırasında, köylerden kentlere göçün önlenmesi için alınabilecek önlemler tartışıldı. Teknolojinin gelişmesiyle köylerdeki yaşam alanlarının ve yolların modern tarım araçlarına uygun hale getirilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, Eski Dağ Marmara köyünün eko-turizm merkezi haline getirilmesi için bir proje hazırlanmasına karar verildi. Proje kapsamında, köyün Anadolu’nun el sanatları, ritüelleri, müzik ve gastronomi gibi kültürel unsurlarıyla tanıtılması hedefleniyor. Etkinlik organizatörü Ayşe Demir, “Amacımız, köyümüzü ziyaret edenlerin Anadolu kültürünü deneyimleyebileceği bir merkez oluşturmak” dedi.
KÜLTÜR KÖYÜ HEDEFİ VE YAĞMUR GELİNİ RİTÜELİ
Etkinliğe katılan emekli mimar Hasibe Feza, köyün potansiyeline dikkat çekti. Feza, “Emekli olduktan sonra Aydın’dan köyüme döndüm. Köyün terk edilmiş olduğunu gördüm, ancak tarihi dokusu beni etkiledi. Burayı bir kültür köyüne dönüştürmek için derneğimizi kurduk” dedi. Feza, köyde geçmişte yapılan Yağmur Gelini ritüelini yeniden canlandırmak istediklerini belirtti ve “Köyümüze gelenler, yüz yıl前の Anadolu yaşantısını deneyimlemeli” diye ekledi. Yürüyüş, bu ritüelin yeniden yaşatılmasıyla renk kazandı.
DOĞA TURİZMİ VE ENDEMİK BİTKİ ARAŞTIRMASI
Etkinlikte, Menderes Yürüyüş Yolu’nun aktif hale getirilmesi ve bölgenin doğa turizmine kazandırılması için öneriler geliştirildi. Köyün endemik bitki yapısının incelenmesi için botanik bilimcilerle iş birliği yapılması kararlaştırıldı. Denizli Doğa Severler Derneği üyesi Ali Can, “Bölgemizin doğal zenginliklerini korumak ve tanıtmak için bu tür etkinlikleri sürdüreceğiz” dedi. Ayrıca, köyün gastronomi ve el sanatları gibi kültürel değerlerinin turizme kazandırılması için çalışmaların devam edeceği belirtildi.
GELENEKSEL HALE GETİRİLECEK
Köy muhtarı Hüseyin Ünal, etkinliklerin geleneksel hale getirilmesini hedeflediklerini ifade etti. Ünal, “İlk kez böyle bir organizasyon düzenledik. Amacımız, köyümüzü ve kültürümüzü tanıtmak. Bu etkinlikleri her yıl düzenleyerek daha fazla kişiye ulaşmayı planlıyoruz” dedi. Katılımcılar, etkinliğin hem doğa bilincini artırdığını hem de köyün turizm potansiyelini ortaya koyduğunu vurguladı.