SİYASET

Üç sol partiden açıklama: “İş c*inayetleri kader değil önlenebilir!”

Denizli’de art arda yaşanan iş kazaları, Sol Parti, Emek Partisi ve Türkiye İşçi Partisi’nin ortak açıklamasıyla protesto edildi. Açıklamada, Acıpayam’daki maden göçüğü ve Honaz’daki elektrik çarpması olaylarında hayatını kaybeden işçiler için iş güvenliği önlemlerinin yetersizliğine dikkat çekti.

Sol Parti, Emek Partisi ve Türkiye İşçi Partisi, Acıpayam’ın Karaismailler Mahallesi’nde, Kromtaş Metal Maden A.Ş.’ye ait maden ocağında iki işçinin göçük altında kalması sonucu bir işçinin ölmesi olayı ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada “bu kader değil cinayettir” dedi.

Üç partinin yaptığı ortak açıklamada, madende meydana gelen göçükte iki işçi mahsur kaldığını, çalışmalar sonucu işçilerden Ömer Duran’ın 25 saat, diğer işçi Hüseyin Turan da yaklaşık 27 saatin ardından göçük altından kurtarıldığı ifade edilerek, Pamukkale hastanesine kaldırılan Hüseyin Turan’ın yaşamını yitirmesinden dolayı yakınlarına başsağlığı diledi.

KADER DEĞİL CİNAYET!

Patronların kâr-maaliyet hesabı işçilerin yaşamına mal olduğu belirtilen açıklamada, “Bundan iki hafta önce de Kocabaş Mahallesi'nde faaliyet gösteren Fidan Stone mermer fabrikasında 27 yaşındaki Suriyeli işçi Yasin Bedevi Muaffiş, elektrik akımına kapılarak iş cinayetinde hayatını kaybetmişti. İSİG Meclisi verilerine göre Türkiye’de günde en az 5 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyor.” İfadeleri kullanıldı.

ÇALIŞMA KOŞULLARINA DİKKAT ÇEKİLDİ

Üç partinin yaptığı ortak açıklamada, İşçilerin yaşam ve çalışma koşullarına dikkat çekilerek, “TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde 5 milyona yakın işçinin çalıştığı ana faaliyet alanı olan imalat sanayinde personel maliyetlerini cirolarına kıyasladığınızda ortaya çıkan oran yüzde 8. İş sağlığı ve güvenliği fayda, maliyet analizi yaparak işçilerin sağlığı ve güvenliği üzerine kâr planlaması yapan ana metal sanayisinde cirodan ayırdıkları payın yüzde 1 bile olmadığı DİSK-AR raporlarından biliniyor. İşçilerin yaşam ve çalışma koşulları, sağlıkları ve güvenli ortamda çalışmaları “emeğin ürettiği fayda”yı tehlikeye düşürmediği sürece, sermaye açısından ilgilenilmesi gereken bir mesele olamıyor! İşçilerin sağlığından, canından yapılan tasarruf patronların kasasına kâr olarak kalıyor.

Sermaye hükümetinin yaptığı düzenlemeler patronların kasasını korumak üzere işliyor. İşçilerin canı patronların insafına terk ediliyor. Denetimler kağıt üzerinde kalıyor, işçiler güvenli olmayan çalışma ortamlarında çalışmayı sürdürüyor. İş cinayetlerinin önlenmesi için tüm iş yerlerinde işçiler örgütlenmeli ve can güvenliği için mücadele yürütmelidir. İşçilerin canı patronların ve onların hükümetinin insafına terk edilemez. İş cinayetlerinin son bulması için birleşelim, mücadeleyi büyütelim!” ifadelerine yer verildi.

{ "vars": { "account": "UA-108757569-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }