Türkiye’de ekonomik kriz ve sosyal sorunlar, çocukların yaşamını derinden etkiliyor. Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı’nın raporlarına göre, 174 bin çocuk yoksulluk nedeniyle ailesinden alınma riskiyle karşı karşıya. Cezaevlerinde ise 0-6 yaş arası 849 çocuk, annelerinin mahkumiyeti nedeniyle demir parmaklıklar arasında büyüyor.
YOKSULLUK ÇOCUKLARI TEHDİT EDİYOR
Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı’nın 2025 verilerine göre, 174 bin çocuğun ailesi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda. Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) programına kayıtlı bu çocuklar, yoksulluk nedeniyle ailelerinden ayrılma tehlikesiyle yüz yüze. Ekonomik krizin derinleşmesi, ailelerin çocuklarına bakabilme imkanını giderek zorlaştırıyor.
CEZAEVLERİNDE 849 BEBEK
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Fatih Güngör’ün TBMM’de paylaştığı verilere göre, anneleriyle birlikte cezaevinde bulunan 0-6 yaş arası çocuk sayısı 849’a ulaştı. Bu çocuklar, annelerinin yargılama süreçleri nedeniyle cezaevi koşullarında yaşamak zorunda. Toplamda ise cezaevlerinde suça sürüklendiği için bulunan çocuklarla birlikte bu sayı 5 bini aşıyor.
KRİTİK DÖNEMDE TRAVMA RİSKİ
CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Turan Taşkın Özer, 0-6 yaş döneminin çocukların gelişiminde kritik bir evre olduğunu vurguladı. Özer, “Çocukluk döneminde maruz bırakılan olumsuz ortamlar, beynin öğrenme ve hafıza gibi bölgelerinde yapısal ve işlevsel sorunlara yol açabilir” dedi. Cezaevi koşullarında büyüyen çocukların sosyal ilişkiler kurmakta zorlanabileceğini belirten Özer, “Bu durum, eğitim hayatlarını ve toplumsal uyumlarını derinden etkiler. Bu çocuklar için cezaevi dışında pedagojik ilkelere dayalı barınma merkezleri ve kreşler kurulmalı, gelişimsel destek programları zorunlu olmalıdır” diye konuştu.
SOSYAL DEVLET YOKSULLUĞU ÇÖZEMİYOR
Yoksulluk nedeniyle ailesinden ayrılma riski bulunan çocuklar için de değerlendirmelerde bulunan Özer, çarpıcı ifadeler kullandı. “Türkiye’de çocukların aileleriyle yaşama hakkı, yoksulluk tarafından tehdit ediliyor” diyen Özer, “Bu tablo, derin ekonomik eşitsizliklerin ve çökmüş sosyal devlet mekanizmalarının çocuklara yansımasıdır. Bu bir sosyal politika değil, sosyal felakettir” şeklinde konuştu. Özer, devletin yoksullukla mücadelede daha etkin adımlar atması gerektiğini belirtti.
GELECEK İÇİN ACİL ÇÖZÜM GEREKİYOR
Cezaevlerinde büyüyen çocukların sağlıklı bir gelişim ortamına kavuşması için uzmanlar, acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Pedagojik destek programları ve alternatif barınma merkezlerinin kurulması, çocukların travmatik ortamlardan kurtarılması için öne çıkan öneriler arasında. Yoksullukla mücadelede ise sosyal devlet politikalarının güçlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.