Ailesinin ekonomik durumu gereği çok zorlu bir hayat yaşayan ve kısa zamanda bir meslek sahibi olarak makus talihini yenmek için öğretmen olan Ayhan Oran’ın, çocukluk hayali avukatlık aklında uhde olarak kalmıştı. Ancak 34 yaşına geldiğinde hayalinin peşinde ilerleme kararı aldı. Üniversite sınavına giren Oran, Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne yerleşerek hukuk okumaya başladı. Bugün son sınıf öğrencisi olan Oran, kısa zamanda öğretmenlik önlüğünün yanı sıra avukatlık cübbesini de giyerek hayaline kavuşmuş olacak. Çok sevdiği iki işi de aynı anda yapabilecek. Bunun içinde öğrencilerini de ihmal etmeden Oran, Denizli-İzmir arasında adeta mekik dokuyarak büyük özveriyle öğrencilik hayatına devam ediyor.

MATEMATİKTE BAŞARILIYDIM

Aslen Tuncelili ve 2 çocuk babası olan Oran, çocukluktan itibaren matematiğe bir yatkınlık olduğunu söyleyerek, “Ekonomik olarak çok iyi bir durumumuz yoktu. 6 kardeşin en büyüğü bendim. Babam görme engelli olduğu için birçok sorumluluk benim üzerimdeydi. Tarlalarda çalıştım, birçok işte çalıştım evime destek olmaya gayret gösterdim. Okulumda da başarılıydım. Özellikle matematikte. Öğretmenlik mesleği o zamanlar çok kıymetli bir meslekti. O nedenle küçüklükten beri ‘öğretmen ol, ekmeğini hemen eline al’ fikrini büyüklerimiz bana aşılıyorlardı. O zamanlar öğretmenlik içimize birazda ekonomik durumuzdan kaynaklı işledi. Bu yüzden öğretmenliğe yöneldim” dedi.

ÖĞRETMENLİĞİ DE SEVDİM AMA…

1996 yılında Pamukkale Üniversitesini kazanan Oran, mezun olduktan sonra öğretmenlik yapmaya başladığını ancak çocukluk hayali olan avukatlığın aklında uhde olarak kaldığını belirterek, “Eğitim sistemi yapboz tahtası haline geldiği için insan bir yandan üzülüyor bir yandan da çıkmaza giriyor. Ancak biz öğrencilerimizi geleceğe hazırlamak için elimizden geleni yapıyoruz. Tabi ki çocukluktan kalma en büyük hayalim insanların hukuk mücadelesinde yanlarında olmak. Yani avukat olabilmekti. Matematikle, hukukun birbirine çok yakın olduğuna inanıyorum. İki alanda da ciddi anlamda bir ölçülülük var. Zor ve hayatımı etkileyecek bir karar alarak hayalimin peşinde koşmaya karar verdim. Bundan 4 sene önce öğretmenlik mesleğimi de ihmal etmeden üniversite sınavına girerek Hukuk Fakültesine girmeyi başardım. Gündüz öğrencilerimle bir aradayken, geceleri ise hukuk kitaplarıyla. Denizli-İzmir arasında hayalim için mekik dokumaya devam ediyorum. Tabii burada eşimin de çok önemli bir desteği oldu. Bana verdiği destek dolayı çok müteşekkirim” diye konuştu.

CÜPPEMİ GİYMEK İÇİN SABIRSIZLANIYORUM

Eğitim ile hukuku bir arada götüreceğini belirten Oran, “Eğitimi de seviyorum hukuku da seviyorum. Eğitimin içinde olan vicdan, hoşgörü ve diğer ilkeler hukukun içerisinde de yer alıyor. Eğitim, lisans bilgisiyle bilgileri harmanlayıp hukuk anlamında insanları daha iyi anlayabileceğimi düşünüyorum.  Eğitimci olduğum için genç avukatlara yardım etmek için onların her zaman yanında olacağım. Mezun olduktan sonra adliyede 1 yıl staj yapacağım. Ardından ofisimi açarak insanlara hizmet vereceğim. Bunun için çok heyecanlıyım” dedi.

Kahraman KAHRAMAN