Milli Eğitim Bakanlığı, 11 Temmuz 2025'te yayımlanan yönetmelikle özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde biyometrik kimlik doğrulama sistemini zorunlu hale getirdi. Bu uygulama, 1 Aralık 2025'ten itibaren ülke genelindeki yaklaşık 3 bin 500 kurumda devreye girecek. Sistem, denetim ve güvenlik amacıyla tasarlanmış olup, öğrenci ve personel giriş-çıkışlarını biyometrik verilerle takip etmeyi hedefliyor.
CHP'li Şeref Arpacı, önergesinde bu zorunluluğun altyapı çalışmalarının tamamlanıp tamamlanmadığını sorguladı. Bakanlık tarafından sistemin kurulumu için herhangi bir hazırlık yapılıp yapılmadığını ve bu süreçte kaç firmanın hizmet verebileceğinin araştırılıp araştırılmadığını sordu. Ayrıca, kurumların öğrenci ve personel sayılarının illere göre dağılımını da detaylı olarak istedi.
LİSANSIN TEK FİRMAYA VERİLDİĞİ İDDİASI ORTAYA ATILDI
Arpacı, biyometrik sistemin yalnızca Türk Telekom iştiraki İnnova Bilişim Çözümleri A.Ş.'ye lisanslandığı iddiasını gündeme getirdi. Bu durumun piyasa rekabetini engellediğini ve kamu yararına aykırı olduğunu belirtti. Önergesinde, "Kurulacak bu sistemin yalnızca bir firmaya lisans verilerek zorunlu tutulması, hem piyasa rekabetine hem de kamu yararına açıkça aykırıdır" ifadelerini kullandı.
İddiaya göre, lisanslama süreci şeffaflık ilkelerine uymuyor ve alternatif firmaların dışlanması kurumlara ek yük getiriyor. Arpacı, bu firmanın bakanlıkla ilişkisini ve lisansın neden tek firmaya verildiği konusunda bilgi talep etti. Sistem için başka firmalara lisans verilip verilmeyeceği veya mevcut karardan vazgeçilip vazgeçilmeyeceği de sorular arasında yer aldı.
FİYAT FARKI VE MALİYETLER KAMUYA YÜK GETİRİYOR İDDİASI
Piyasada benzer özelliklere sahip cihazların 400-600 dolar arasında satıldığı belirtilirken, İnnova'nın fiyatlarının 4.500-4.800 dolar + KDV aralığında olduğu öne sürüldü. Arpacı, 15 Eylül 2025'e kadar 4.500 dolar + KDV, bu tarihten sonra ise 4.800 dolar + KDV olarak belirlenen fiyatlandırmanın doğruluğunu sorguladı. Bu farkın, 3 bin 500 kurum için toplamda milyonlarca dolarlık ek maliyet yaratacağını ifade etti.
Önergede, "Piyasada 400–600 dolara satılan cihazların 4.500 dolara dayatılması kamuya milyonlarca dolarlık ek maliyet yüklüyor" denildi. Arpacı, fiyat farkının gerekçesini ve kamuya ek yük getirmemek için herhangi bir düzenleme yapılıp yapılmadığını sordu. Ayrıca, kurumların nakit ödemeye zorlandığına dair şikayetlerin alınıp alınmadığını da gündeme getirdi.
BAKAN TEKİN'E YÖNELTİLEN SORULAR DETAYLARI AYDINLATACAK
CHP'li Arpacı, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in yanıtlaması üzere toplam 8 soru yöneltti. Sorular arasında, ülke genelindeki özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinin sayısı, illere göre dağılımı ile öğrenci ve personel sayıları yer alıyor. Sistem maliyetinin ne olduğu ve altyapı çalışmalarının durumu da detaylı olarak soruldu.
Arpacı, benzer cihazların düşük fiyatlara sunulabildiği bir ortamda yüksek fiyatlandırmanın hizmet kalitesini düşürmeden nasıl gerekçelendirileceğini merak etti. Tek firma lisansının şeffaflık ve adalet ilkeleriyle çeliştiği görüşünü paylaşarak, bu konuda bir değişiklik olup olmayacağını sordu. Önergenin TBMM'ye sunulmasıyla, konunun resmi yanıtlarla netleşmesi bekleniyor.
