Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından Miryokefalon Savaşı'nın 842. yıl dönümü dolayısıyla Çatalçeşme Oda Tiyatrosu'nda düzenlenen Miryokefalon Zaferi'nin 842. Yıl Dönümü Anma Programı'nda, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın'ın oturum başkanlığında panel yapıldı. Prof. Dr. Aydın, panelde yaptığı konuşmada, tarihteki savaşların büyüklüğü ve öneminin sonuçları ile karşılaştırıldığını söyleyerek, hayatının sonuna kadar yaşadığı yenilginin etkisinde kalan İmparator Manuel'in Bizans'ın içindeki kötü durumu Miryokefalon ve Malazgirt'teki yenilgi ile karşılaştırdığını, sarayda yıllarca bu savaşların detaylarının konuşulduğunu vurguladı.

Anadolu'daki Türk varlığının Haçlı seferleri ile kesintiye uğradığını dile getiren Aydın, "Malazgirt'teki üstünlüğü Haçlı seferleri ile kesintiye uğrayan Türkler, Batı Anadolu'dan İç Anadolu'ya çekilmek durumunda kalmışlardı. Aslında Türklerin Anadolu'daki varlığının ne olacağını, Anadolu'da tutunup tutunamayacaklarını, Asya bozkırlarına sürülüp sürülemeyeceğini belirleyen, Anadolu'nun tapusunun tescillendiği yer Miryokefalon Savaşı'dır. Son araştırmalar, bu savaşın bu topraklarda cereyan ettiğine ilişkin çok kuvvetli kanıtlar ortaya koymaktadır. Dolayısıyla da bu coğrafya, Anadolu Türk tarihinin kaderinin yazıldığı bir coğrafya olarak isimlendirilebilir” dedi.

"ELDEKİ BİLGİLER ÇİVRİL'İ GÖSTERİYOR"

PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tok, "Çivril ve yöresinin Türk kültür tarihindeki yeri" adıyla yaptığı sunumda, Miryokefalon'un zor ve büyük bir savaş olduğunu ifade ederek, savaşın yerinin daha zor olduğunu bu savaşın detaylarının Bizans kaynaklarından öğrenildiğini söyledi.

Bu savaşın beş ayrı yerde olduğuna ilişkin iddialara değinen Tok, "Ordumuzun o dönem yaptığı taktik, düşmanı vur kaç, kenarından kapat, birtakım taktiklerle, milis savaşları ile. Farklı bölgelerde vurup çekilmişiz, dar bir boğaza denk getirmişiz, tedbirsiz zamanlarına denk getirmişiz ama savaşın son bir şekli var, son vurduğumuz yer. İşte son vurduğumuz yer çok büyük ihtimalle, eldeki bilgiler onu gösteriyor, şu anda Çivril görünüyor. Yapılan çalışmalar neticesinde gördük ki hakikaten çok muhteşem bir kültürel zenginlik, kültür kodlarının şifreleri Çivril ve havalisinde kendini gösteriyor” diye konuştu.

Üniversitelerden 25'e yakın akademisyenin yazılı belgeleri taradığını vurgulayan Prof. Dr. Tok, "Önce yazılı kaynaklar elden geçirildi. Sonra savaşın olduğu iddia edilen bütün bölgeler tek tek dolaşıldı. Akabinde Çivril yöresinde köy, dağ, dere tepe, hepsi elden geçirildi. Denizli ve yöresi, özellikle de Çivril, Türk kültür tarihinde çok önemlidir. Bu öneminin nedenlerinden birisi uç bölgesi olmasıdır” dedi. Prof. Dr. Turgut Tok, Çivril'de üzerinde tamgalar olan çok sayıda mezar taşı bulunduğu, ikinci önemli konunun Horasan erenleri olduğunu, bunun yanı sıra Çivril'de 17 Ahi tekkesi, zaviyesi bulunduğunu dile getirdi.

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Balık da "Yeniden Hatırlanan Miryokefalon" adlı sunumunda, Miryokefalon Savaşı'nın Anadolu'nun Türk yurdu haline gelmesinin önemli kilometre taşlarından biri olduğunu söyledi. Balık, "Türkiye tarihinin en önemli dönüm noktalarından biri olan Miryokefalon Savaşı'nın yerinin tespiti adına da olsa Türkiye gündemine oturması güzel bir şey, bunun ilmi anlamda tartışılması güzel bir şey. Bu aslında daha önce Çivril olarak teyit edildi. Biz araştırmacılar için bu savaşın Çivril sınırları içerisinde olduğunu ortaya koymak çok zor olmayacaktır” diye ifade etti.

PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim üyeleri Prof. Dr. Yusuf Kılıç ve Prof. Dr. Hasan Kara da programda birer sunum yaptı. (AA)