Denizli’de, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Denizli Şubeler Platformu, Candoğan Parkı’nda düzenlediği basın açıklamasıyla grevli toplu iş sözleşmesi (TİS) taleplerini kamuoyuyla paylaştı. Eğitim Sen Denizli Şube Başkanı Hüseyin Özdemir’in okuduğu açıklamada, kamu emekçilerinin yoksulluk sınırı üzerinde ücret ve temel haklarının karşılanması gerektiği vurgulandı.
Hüseyin Özdemir, iktidarın ekonomik politikalarının kamu emekçilerini ve emeğiyle geçinen kesimleri yoksullaştırdığını belirtti. “İktidarın, bir ekonomik büyüme politikası olarak tercih ettiği ve bugüne kadar ısrarla uyguladığı ücret politikaları, yandaş iş adamlarını ve sermaye gruplarını mutlu etmeye devam ederken, bizler yoksullaşmaya devam ediyoruz” diyen Özdemir, kamu emekçilerinin gelirlerinin yoksulluk sınırı altında, açlık sınırının ise biraz üzerinde tutulduğunu ifade etti. Özdemir, “Her gün bizleri daha fazla yoksullaştıran bu politikalara rağmen, iktidar mensupları bizleri enflasyona ezdirmedikleri yalanını söylemeye devam etmektedir” diyerek, emekçilerin temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını vurguladı.
KENTLER EMEKÇİLER İÇİN SÜRGÜN YERİ HALİNE GELDİ
Açıklamada, özellikle büyük kentlerdeki yaşam koşullarının emekçiler için zorlaştığına dikkat çekildi. Özdemir, “Kentlerde, başta barınma sorunu olmak üzere, emekçilerin temel ihtiyaç olarak yaşam kaynaklarına olan erişimleri, her geçen gün daha da zorlaşmaktadır” dedi. İktidarın her yılı farklı toplum kesimlerine adadığı ancak mağduriyetleri çözmek yerine artırdığı belirtildi. Özdemir, “2024 yılının emekliler yılı ilan edilmesine rağmen, bütün emekliler açlık sınırının yarısı oranında bir gelirle yaşamaya mahkûm edilmiştir” örneğini verdi.
YOKSULLUK KADINLARI VE ÇOCUKLARI DAHA ÇOK ETKİLİYOR
Yoksullaşma politikalarının kadın emekçileri ve çocukları daha fazla mağdur ettiği ifade edildi. “Bu derin yoksullaştırma politikalarından kadın emekçiler ve çocuklar, daha fazla mağdur olmaktadırlar” diyen Özdemir, çocuklarda beslenme sorunlarına bağlı kalıcı sağlık problemlerinin ortaya çıktığını belirtti. Kadınların, çocuk ve bakım yükünü omuzlamak zorunda kaldığını vurgulayan Özdemir, “Toplumun en önemli nüvesini oluşturan aile yükünü, kadın bedeni ve kadının fedakârlığı üzerine kuran iktidar, kadını sadece annelik ve aile üzerinden tanımlamakta, kadının yaşadığı sorunlara toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten bir yerden çözüm üretmemektedir” açıklamasını yaptı.
ÇOCUK BAKIMI DEVLETİN ASLİ GÖREVİ
Açıklamada, Anayasa’nın 41/2 maddesi ve Medeni Kanun’un 346. maddesine atıfta bulunularak, çocukların bakım ve korunmasının devletin görevi olduğu hatırlatıldı. Özdemir, “Bütün bu düzenlemelerle çocukların bakım ve sağlıklı yetişmesi, devlet güvencesine alınmışken, iktidar tarafından günü kurtaran politikaları aşan bir düzenlemeye gidilmemesi, politik bir tercihin en belirgin göstergesidir” dedi. Çocukların sağlıklı bir geleceğe hazırlanmasının devletin asli görevi olduğu vurgulandı.
TALEPLER NET: YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNDE ÜCRET VE KREŞ HAKKI
KESK Denizli Şubeler Platformu, basın açıklamasında kamu emekçilerinin taleplerini sıraladı. “En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılsın” talebiyle başlayan açıklamada, seyyanen zamların temel ücrete yansıtılması, tüm emekçilere 3600 ek gösterge verilmesi, kira yardımı yapılması ve mülakat haksızlığına son verilmesi gibi maddeler yer aldı. Ayrıca, 0-6 yaş grubu çocuklar için iş yerlerinde kreş açılması, çocuk bakım ve eğitim hizmetlerinin yasal bir hak olarak tanımlanması ve doğum izni sonrası ebeveynlere dönüşümlü ücretli izin hakkı tanınması talep edildi. Özdemir, “Her çocuğun ihtiyacının karşılandığı, eğitim, ulaşım ve beslenmenin sağlandığı, bilimsel nitelikli kreşlerin açılması talebimizi yineliyor ve bu hakkımızı elde edene kadar mücadelemize devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz” dedi.